HAYAL ROTANIZDA

 Federasyondan Adıyaman'da bir maraton olacağını duyduğumda Boğaziçi Üniversitesi takımında uzun mesafe seven arkadaşlarım adına sevinip hemen katılacağımızla ilgili geri bildirim yapmıştım. Takım arkadaşım Özgür Çubukçu pandemi sırasında kendi yaş kategorisinde ergo maratonunda Türkiye en iyi derecesini bizim evin balkonunda çekmiş. Ben de ev sahibi ve takım kaptanı olarak gururlanmıştım. Hedefini daha sonra daha uzun mesafeler olarak belirledi. Yine takım arkadaşım Ferit Toska kendi doğum gününde deniz küreği ile 40 yaş doğum gününü kutlamak adına Haliç'te 40 km tek çifte çekmişti. Aynı şekilde Orhan Öztürk 40 yaş doğum gününde 40 km ergo çekmişti. Benim bakış açımla büyük çılgınlıktı yaptıkları. Arada kendi aralarında İngilterede düzenlenen Boston Maratonuna katılma hayallerini paylaşıyorlardı . (Yazı sonunda Dünyanın başka yerlerinde düzenlenen maratonlarla ilgli linkleri bulabilirsiniz.) Böyle bir organizasyon tam da onların çok seveceği bir organizasyondu. Hem de ülkemizi...

Kadın kürekçilerle ilgili belgesel niteliğinde bir kitap olan "Red Rose Crew" kitabına en sonunda ulaşabildim. Kitap Amazon e-ticaret üzerinden kolayca sipariş edilebiliyor aslında, ama bedeli 12 US dolar iken kargo ücreti 50 US dolar civarı tutunca, yurtdışından gelecek bir arkadaşımı bekledim. Sonunda kitaba ulaşmak bir yıldan fazla sürdü. Bu kargo ücretleri ile ilgili makul bir düzenleme yapılmalı gerçekten. Federasyonumuzun kesinlikle tercüme ettirmesinde faydası olduğunu düşündüğüm bir klasik kitap daha.  Kitap tüm kadın kürekçilere ilham olması için 1970 lerdeki Amerika Kadın Milli Kürek Takımının hikayesini anlatıyor. Kırmızı Gül Takımı diye çağrılmalarının sebebi Dünya Şampiyonasında teknelerine moral olsun diye bir taraftarın bıraktığı gülü yarışta yanlarında taşımış olmaları. Harvard, Yale gibi Dünyanın önemli prestijli üniversitelerinde öğrenci olan bu sekiz genç kadının kendilerini ortaya koyma ve kabul ettirme hikayesi.  Kürek tüm Dünya'da çok uzun dönem bir ...

 Evvelki hafta Dünya Kürek Federasyonunun olağan kongresi vardı. Kongre ve oylamalar sanal ortamda gerçekleştirildi ve canlı yayının videosu youtube kanalı üzerinden yayınlandı. Toplantının hemen başında olağan kongrelerde ülkeleri temsil eden delegelerin ne kadarının kadın olduğu ve yıllar itibariyle bu oranın nasıl değiştiği bildirildi. 2012'de %15 kadın delege bulunurken, 2017'de oran %22'ye ve 2021'de büyük bir sıçrama ile %33'e çıkmış. Bu oranın özellikle olimpiyat yılı olan 2021 de ani bir 10 puanlık sıçrama yapması muhtemelen Dünya Olimpiyat Komitesinin, Birleşmiş Milletler destekli heforshe (omuzomuza birlikte) hareketine verdiği önemden kaynaklanıyor. Dünya Kürek Federasyonu (FISA) için bunun ne kadar önemli bir konu olduğu daha açılışta verilen bu istatistikle belli oluyor. Hedef; sporcu, antrenör ve yönetici sayılarında kadın ve erkek oranlarının eşitlenerek adil ve makul bir orana %50-%50'ye ulaşmak. Konuyla ilgili merak edenler için linkleri yazı so...

" He for She"  Birleşmiş Milletler Kadın Birimi tarafından başlatılan kadınların ilerlemesi için bir dayanışma kampanyası. Ben omuz omuza hepimiz için diye bir tercümeyi beğendim ve onu bu yazının başlığı yapmayı tercih ettim. Türkçeye tam dört dörtlük bir tercümesi çok zor. Çünkü bizim güzel dilimizde cinsiyet ayrımcılığı yoktur. Türkçe dilimizle en çok bu nedenle gurur duyarım. En kadim, en temel kültürümüzde, kadın erkek eşit haklarda, eşit şartlardadır. Diğer pek çok Dünya kültüründe, kadınlar bu dilsel sıkıntıyla bile uğraşmaktalar. Konuyu değiştirmeden, hareketin amacından bahis edelim.  Bu hareket, toplumsal cinsiyet eşitliğini kendi yaşam sürelerimiz içinde gerçekleştirmek üzere, dünyanın her yerinden insanları dahil etmeyi hedefleyen bir platformdur. Cinsiyet kimliğine bakılmaksızın hareketin destekçisi olarak her bireyi seferber ederek, bu eşitliğin hepimizin yararına olduğunu vurgulayan kapsayıcı bir yaklaşımdır. Tüm insanlığın iyiliği için özgün ve yerel ihtiyaçla...