SAVAŞÇI (KADIN KÜREKÇİLER 22)

 Mart ayını özellikle spora emek veren kadınlara ayırmış oldum. Bu kez hem eski kürekçi hem de 36 yıllık hakemlik kariyerini konuşmak ve kadın küreği ile ilgili düşünmek için Nilüper Uygur Hanım ile söyleşiyorum. Kendisi İstanbul dışında olduğu için bizi yine whatssup görüntülü konuşma kurtarıyor. Nilüper Hanım rengarenk bir kişilik ve özel bir kürek tutkunu. 

Çocukken son derece hareketli bir çocuk olan Nilüper Hanım, Kadıköy Merdivenköy'de geçen çocukluğunu tarif ederken "çok güzel deli dolu, çayır çimen, dağ bayırlı, bol hayvanlı bir çocukluk geçirdim" diye tarif ediyor. Doğa ile içi içe bir bütün halinde geçen bu yıllarda bir horozu varmış. Hatta " ...adım horozlu kıza çıkmıştı..." diye anlatıyor. Özgür ruhlu "bir Yılkı Atı" olan bu kadının kuralsız özgür bir yaşamdan, kurallı yaşama hatta hakemliğe uzanan değişim macerasını dinliyorum bende. 

Nilüper Hanım'ın hareketli mizacı onun spora ilgi duymasına neden oluyor. Şöyle anlatıyor:

"... Bu kargaşa arasında voleybola merak sardım Fenerbahçe Spor Kulübüne gidip başvurdum fakat A ve B takımlarının çok iyi olması yüzünden bize o branş da ekmek yoktu. Takım arkadaşlarımla kulüp yöneticilerine gidip derdimizi anlattık ve dönemin yöneticisi Semih Bayülgen bize... ‘kürek çekin’ dedi..."

Kürek!!!!

Hepimiz birbirimize baktık ...aa!! ben 1972 Münih Olimpiyatlarında böyle bir şey seyrettim... bunu sesli dile getirince Didem Dalkılıç Tanacan da ‘evet bende seyrettim’ dedi ikimiz birbirimize baktık ve  ‘fena değildi, olur’ diyince kızlarda ‘eh siz evet diyorsanız bizden de evet’ denildi ve başladık…" diye eski anılarını tazeliyor.

1974 yılı Kasım ayında Fenerbahçe Dereağzı kayıkhanesinde kürek antrenmanlarına başlıyorlar . Erkek takımı onların dayanamayıp 2 ay içinde bırakacağına dair bahse girmiş. 2022 yılı itibariyle 48 yıl oldu diyor Nilüper Hanım " ...biz kazandık bahsi..." diyor. 

Erkek sporcular onları ilk zaman garipseseler de, onları takımın ayrılmaz bir parçası olarak kabullenip sahiplenmeleri çok da uzun sürmüyor aslında. ilk sezonlarında 6 Mayıs'ta ilk yarışlarına giderken en büyük destekçileri erkek takımı oluyor. İlk yarışımızı çok kolay neredeyse terlemeden kazandık diye anlatıyor. Ama ikinci yarış İstanbul Kupası öyle olmamış. 

Dört Tek Takımının bir numarası Nilüper Uygur

"... Havalı havalı indik suya, havamız söndü, geçildik..." Hemen hatalardan ders çıkarıyorlar.

1.      Ders, rakibi hafife almayacaksın, yarış ciddi iş!!!!

Hem teknik hem kuvvet antrenmanlarını daha ciddiye alarak çalışıyorlar. Güzel yarışlar çıkarıp, iki kere Türkiye ikincisi oluyorlar. O sırada Galatasaray Kadın takımını kapatınca, rakip yok diyerek Fenerbahçe'de de kadın takımına ilgi azalıyor. Oysa onların hedefi milli takıma girebilmek. Dereceleri Balkan Şampiyonu olan Romen Milli Takımı kadar iyi olmasına rağmen o dönem federasyondaki yöneticiler ilgi göstermiyor onlara. Sadece Fenerbahçe Kulübü kadın takımına kol saati ve şampiyonluk hediyeleri veriyor. (* dönem gazete kupürleri) O dönem için Nilüper hanımın kendine çıkardığı dersler şöyle olmuş. 

2. Ders Rakip olmadan daha iyiye gitmek mümkün değil. O zamanın tabiri şöyle ".. FB olmadan GS , GS olmadan FB olmaz mış!.. "

3. Ders Her daim her alanda hırsın fazlası ve ego kötüdür.

GS Kadın Kürek takımını kapatınca erkenden bitiyor kürek sporculuğu, kürekçileri yutkunarak izlemeye devam ederken 1986 yılında federasyon hakem kursu açınca takım arkadaşlarıyla toplaşıp gidiyorlar. Yeniden yarış görme heyecanı kapladı içimizi ve mutlu olduk diye anlatıyor, Nilüper Hanım. Hakemlik süreci içinde de pek çok mücadele devam ediyor. Hep arkasında daha iyiye ulaşabilme ve kürek sporu sevdası var. Sporcu, tekne güvenliği ve adil yarışlar için çok çalışıyoruz diye belirtiyor. 

Nilüper Uygur -Sedef Daldal Fethiye 


Nilüper Uygur Slovenya 1999

Gençlere daha iyi bir şeyler bırakmak için mücadele ediyoruz, diye belirtiyor. Şikayetçi olmayı sevmediğini vurguluyor. Yanlış bir şeyin düzeltilmesi için mücadele vermiyorsak, o konuda konuşma hakkımız da olmaz diye savaşçı karakterini ortaya koyuyor. Beğenmediğim şikayet edeceğim bir konu varsa onu düzeltmek için çalışırım diyor. 2001 sezonunda Nilüper hanım, hakemlere yol açmak ve destek olmak için yarış takip motorlarında onları stajyer gibi çalıştırmış. Bu yöntem ilk başta eleştirilse de , hakemlikte tecrübe çok önemli ve bu yöntemin katkısına inanıyor. Sporun hakemi, sporcusu, yöneticisi ve tüm emek verenleri ile bir takım olduğuna inanıyor. Tüm bu paydaşların saygı ve sevgi ile aynı aşk uğruna bir takım olunması gerektiğini belirtiyor. Bu vizyon Nilüper Hanım'ın rotası. 

Nilüper Uygur - Yüksek Dikkatle Yarış Öncesi Hazırlıklar

Nilüper Hanım'ı ve pek çok kürekçinin mücadelesini dinliyor ve yazıyorum. Mücadeleci karakter, pes etmeme, peşini bırakmama gibi özellikler kazandırıyor kürek sporu. Bu savaşçı karakter sadece kendiniz değil başkaları içinde savaşmak çok eşsiz bir karakter özelliği . Hem kendinizi bulma yolculuğunuzda hem de başkalarına daha iyi bir yaşam bırakabilme konusunda savaşmak. Bunun için Doğan Cüceloğlu'nun Savaşçı kitabını daha önce de önermiştim. Daha sağlıklı ve özgür bireyler olabilmek için mücadele etmek. Aşağıda ayrıca kısa bir video linki veriyorum, umarım hoşunuza gider.

Bulgaristan 2001 Uluslararası Hakem Heyeti Birarada

Bu görüşmeden sonra Dan Millman'ın Dingin Savaşçı kitabından uyarlanan bir filmin sahnesini hatırlıyorum.  O sahnedeki konuşmayı burada hatırlatmak istiyorum, umarım ilham olur sizlere..

"...savaşçı olmak mükemmelikle ilgili değildir, ya da zaferle veya incitilemez olmakla... o incinmeye açık olmakla ilgilidir. Gerçek cesaret budur. Eksiklikler senin eğitimindir. Hayat bir seçimdir. Ya kurban olmayı ya da istediğin şey olmayı seçersin... Savaşçı harekete geçendir. Ya beceremezsem... bunu unutun. Başlamak ya da durmak yok sadece yapmak var. ..."

Çok etkileyici sözler bunlar... evet şikayet ve bahaneler ardına sığınmamak ve gördüğümüz aksaklıklar üzerinde çalışmak gelecek nesile daha iyi bir dünya bırakabilmek gerçek savaşçılıktır. Yıkıp harap edip bırakmak veya en basitinden ilgisizlik ise maalesef  kaçanların  işi. Nilüper Hanım kürek sporunda bir ömür geçirmiş. Onunki gibi savaşçı ruhlar sayesinde bugün kadın kürekçiler biraz daha iyi imkanlara sahipler. Ve kadın hakem oranımız cinsiyet eşitliği açısından Dünya ortalamasını yakalamış durumda. Federasyonumuzun yeni kurduğu kadın komisyonu da diğer oranları (sporcu, antrenör, yönetici ve çalışan) daha iyiye çıkarmak için kolları Mart ayı başında sıvadı bile. Onun gibi savaşçı kadınlara rotalarının neta olmasını diliyorum. Daha iyi bir dünya hayali ile. 

Öneriler:

Doğan Cüceloğlu Savaşçı kitabı ve video röportajı

https://youtu.be/tFrqc3QF34c

Dingin Savaşçı - Dan Millman Film Sahnesi

https://dai.ly/xj2vvm ŞŞ CCC

(*) Nilüper Hanım'ın Gazete Arşivinden dönem gazete kupürleri




 

 

Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

ÇİFT KARİYER YAPABİLMEK - HÜSEYİN TUROĞLU

YOLLAR KİMİN ALANI? - SIRA DIŞI MASTER SPORCUMUZ : NUR SÖYLEMEZ

PERÇİN (GİRİŞİMCİLİK VE TEKNE ÜRETİMİ 4)