KAYIK VE KÜREK KÜLTÜRÜ - 1 - EN ESKİ EFSANELERDE KÜREK

 KAYIK VE KÜREK KÜLTÜRÜ

Uzun zamandır düşündüğüm bir konu bu. Kürek sporunun yeni ve tanınmayan bir spor oluşu benim için çok şaşırtıcı o nedenle ne kadar eski olduğuna dair bu blogda da alınmış notlar olmasını değerli buldum.  Pek çok kaynak var. Çok hikaye var ve bir o kadar unutulan terim, unutulan gelenek var. Biraz meraklılara yol ve kaynak göstermek biraz herkese kulak arkası bilgi vermek adına bir çalışma oldu diyelim. Biraz da daha sonra hayalini kurduğumuz bir sunumun alt çalışması olarak bulunsun. Ve şimdi ...en eski masallardan başlayalım ...

EN ESKİ EFSANELERDE KÜREK - 1


Suyun olduğu her yerde, insanlar düşen yaprağın üzerindeki karıncanın karşıya geçtiğini ilk olarak gördüğünden itibaren suyun gücünü kendi lehine nasıl kullanacağını düşünmüş olmalı. Belki akan bir suda ilk kütüğün üzerinde gidebildiğini, ellerini kullanarak ona yön verebildiğini keşfetmiştir. Bunun verdiği mutluluk, durmaksızın düşünme hali bugün geldiğimiz teknolojide artık çok çeşitli taşıt araçları, yolculuk çeşitleri geliştirmemizi sağlamış olmalı. Bu araçlar ve üzerinde yapılan yolculuklar ciddi bir yaşam kültürü geliştirilmesinde de rol oynamış. Yaşam kültürünü devam ettirebilmenin bir yolu da çeşitli alanlarda bazı geleneksel etkinlikleri devam ettirebilmek ile sağlanıyor. Spor etkinlikleri de bunun bir parçasıdır. 


Su sporları olarak en popüler olimpik branşlar; yüzme, kürek, yelken, sörf, atlayış, su topu, düz su kanosu, kano slalom, artistik yüzme, maraton yüzme şimdi bir de plaj sprint küreği ekleniyor. Görüldüğü gibi kürek Los Angeles Olimpiyatlarına kadar tek branşta yer alırken, Kano 2 branşta, yelken iki branşta ve yüzmeyi 5 branşta görebilmekteyiz. Acaba kürek sporunun popülerliğini yitirmesi ve unutulmaya başlamasında bunun rolü var mıdır? Eğer öyleyse Plaj Sprint yarışlarının eklenmesi akıllıca bir karar gibi duruyor.


Geçmişte olimpik veya olimpik olmayan hangi yarışlar varmış , hangi tekne tipleri tarihe karışmış bu yaşam kültürünün dönüşümü bana çok ilginç geliyor. Öğrendikçe de geniş bir okyanusta kayboluyorum hissi yaşıyorum. Yaşama etkisinin, çeşidinin, değişiminin çok geniş bir yelpazede  ve hızlı bir dönüşümün içinde gerçekleştiğini gördüm. Geçmişi bu kadar yaygın olan bir kültürün bence hücrelerimizde DNA lara geçen bir davranış, algılayış izi vardır diye düşünüyorum. Bu yüzden bir sandala biner binmez veya bir kürek teknesine biner binmez bu sporu seviyorsunuz. Hep bir “ilk görüşte aşk” söz konusu. Kürek çeken herkes derinde bir yerde yoğun bir duygu yaşıyor. 


Bu yüzden kökenlere ait olmak üzere burada öğrendiklerimi paylaşmak istedim. Tuttuğum notlar onlarca sayfa o yüzden sıkıcı olmamak için kısım kısım sizlerle paylaşabileceğim.


Rivayete göre, içinden kutsallık geçen bir kültür oluşmuş. Örneğin vefat edince bir kayık sizi cennete veya yaratıcıya taşıyor. Düzenlenen kayık yarışları ve festivaller tanrılar adına hatta bizzat Tanrıların kendilerinin yaptığı yarışlar hikaye ediliyor.  Ya da denizi yaratıcı üzerinde metafor olarak kullanan şiirlere rastlanıyor.  Genel olarak en eski hikayeler, resimler kalıntılar ise Akdeniz ve çevresinden.


M.Ö. 1600 lere ait bir Helen efsanesi Argonotlar var. Truva savaşından önceki dönemde geçtiği varsayılan bir hikaye. Altın Post bir çeşit zenginlik sembolünü Kafkasya’dan alıp Ege’ye getirmek isteyenlerin macerasını anlatıyor. Yunanistan’dan yola çıkan 55 kürekli bir gemi ile Gürcistan’a yola çıkılıyor ve Karadeniz aşılıyor. Bu geminin adı Argo ve gemi mürettabatı da Argonotlar olarak geçiyor. Helen efsanelerindeki meşhur figürler, Herkül, Akhilleus'un babası Peleus, Orpheus gibi yarı tanrılar ve destan kahramanları bu geminin mürettabatı arasında. Yol boyunca Marmara denizini geçerek Khalkedon’a (Kadıköy) varılıyor. Sonra Boğaz geçilerek Karadeniz’e çıkıyor. Önce bir Trakya tarafına savruluyorlar sonra Doğu’ya ilerleyip Amazonların ülkesi geçiliyor ve nihayet Kolkhis’e Kafkasya’ya varılır. Sadece Altın Post’u değil Kralın kızını da yakışıklı gemi kaptanı aşık olarak yanında geri dönüyor. Bu sefer Boğaz yerine Tuna’dan gemi ile giriliyor ve Adriyatik’ten Akdeniz’e ulaşıyorlar. 




Constantin Velonakis - Argonotlar - 19.yy


Bernard Picart Gravür Çalışması 18.yy



Hayal etmeye çalıştım oldukça ikonik bir macera yarışı olabilirdi… diye düşünmeden edemedim. 


Yine en eski bulgular eski medeniyet olarak Mısır’dan. M.Ö. 1352 tarihinde Nil Nehrinde Tanrı Seth (Çöl Tanrısı) ve Horus’un (Güneş Tanrısı) kayık yarışlarından söz ediliyor. O dönemde firavunun kendisi Tanrının görüntüsü olduğundan . Bu yarışta bilfiil firavun ve baş rahip arasında yapılan üst sınıfın bir yarışı aslında. Mısır deltası boyunca en etkili ulaşım nehir üzerinde olduğundan Firavunlar dahil çoğu insanın kürek çekme ustası olduğu anlaşılıyor. Nil Nehri boyunca yayılan bir tarım uygarlığı evlerin tamamı nehir kıyısında ve her evin bir kayığı olduğunu hayal edebiliriz. Böyle bir su medeniyetinde bir törende kayık yarışları olması çok olağan gibi anlaşılıyor. 




En ikonik anlatılardan biri de Nuh’un Gemisi’dir. Kutsal kitaplarda Nuh Peygamber’in büyük tufandan insan ve yaratılanları kurtarmak için inşa ettiği büyük bir gemiden bahsedilir. Tarih olarak ne zamana denk geldiğini bilmek zor . Teknik olarak kuvvetli rüzgarda sürüklenen ve yelkeni olmayan bir kürekli tekne olması daha olası görünüyor.



Vatikan Müzesi - Sistine Chapel - Michalengelo - Tavan Resmi- Sel (Nuh Tufanı)

 


Yine Önemli bir Helen Efsanesi . Odysseus. Truva savaşından sonra geçtiği anlatılan Homeros’un önemli eseri. Truva savaşı’nın ardından eve geri dönme yolculuğunu içeren Ege adaları arasında epey yolculukları barındıran başı dertten kurtulmayan bir savaşçının hikayesidir Odysseus. Bu da ilginç olurdu örneğin Ege adaları arasında deniz küreği yarışları. Ya da İstanbul Prens adaları arasında değişik ikonik yarışlar olabilirdi diye hayal ettim.




Alman Arkeoloji Müzesi - 3.yy Roma Mozaiği- Odyssesus  
Kaynak: https://www.theguardian.com/books/2018/jul/10/earliest-extract-of-homers-epic-poem-odyssey-unearthed



British Museum Koleksiyonu - Odysseus ve Sirenler
Antik Yunan Vazosu


British Museum - Herbert Draper 1909 - Ulysses ve Sirenler



M.Ö. 500 lerde ise Poseidon Antik bir Deniz Tanrısı adına düzenlenen ISTMIYA festivaline ait bir bilgiye rastlıyoruz.  CORINTH KANALI’nda Antik Roma’da düzenlenen Poseidon Deniz Tanrısına adanan kayık yarışları yapıldığı söyleniyor.


Efsaneler ve efsaneleri beslemek , insanları bir arada yaşatmak için geliştirilen gelenekler, inançlar ve bunları kuvvetlendiren festivaller… insanları bir araya getirmek için gerekiyor. Yaşamın zorluklarına insanlar sosyalleşerek dayanıklılık sağlayabiliyorlar. Topluluklar halinde barış içinde yaşamak , ortak sevinçler ve heyecanlar yaşamak insanları iyileştiriyor. Ve kürek zamanında burada üzerine düşen görevi yerine getirmiş görünüyor.


Istmiya Antik Kenti - Cam Panel - Corinth 
Kaynak: 



Orta Çağ’da yine Kutsal Kitaplarda da yer verilmiş olan bir hikaye var. m.s. 250 lerde geçtiği varsayılan YEDİ UYURLAR ve tekneleri Eshabı kehf gemisi.  Yedi uyurların isimlerinin uzantıları kürek oluyor. Bugün Anadolu topraklarında 33 ayrı kent bu hikayeyi sahipleniyor. Benzeri bir hikaye Hindistan’da da geçmekte. Mevcut sisteme karşı olan inançlı yedi gencin zalimlerden (mevcut putperest yönetimden) kaçarak saklanması ile ilgili. Bir mağarada uykuya daldıkları ve mucizevi bir gemi ile yolculuk yapıp bir daha bulunamadıkları gibi bir hikaye. 

Yemliha, Mekselina, Mislina, Mernuş, Debernuş, Şazenuş, Kefektetaynuş, Kıtmir (köpek) Bu hikaye kökeni bulunması çok zor ve çok eskilerde ancak İslam sanatçıları bunu hep bir gemi figürü ile görselleştirmişler. Adında da Eshab-ı Kehf Gemisi deniliyor. Hat sanatında önemli eserlere rastlıyoruz. 


Kaynak:Mustafa Gürbüz Beydiz - Ankara Sempozyumu 2015



Özel Koleksiyon - Prof. Süleyman Berk - Eshabı Kehf -1964

Bu eserin yanı sıra , yine hat sanatına konu olan "Amentü Gemisi" de hat sanatının önemli eserlerindendir. 1969 yılında özel ödüllendirilen Tonguç Yaşar ve Sezer Tansuğ çalışması olan bir video görseli de yazı sonunda bulabilirsiniz. 

Yarı gerçek yarı masal bugüne ulaşan başka hikayeler ve yarışlar var. Hep daha hızlı olma peşinde olan İnsan bazen kaçmak bazen kovalamak için yaşamın kaynağı su ve üzerinde giden tekneyi kullanıyor. Kah var olmak, kah şenlenmek için. Bu kadar eski bir geleneğe ait bir kültürün seyirci sorunu olması çok yazık değil mi? Bu aralar medya ve kurumların ilgisinin artışı umut verici ...


Kayık, su üzerinde yapılan yolculuk tarihin ilk dönemlerinden her kültürde ilham olmuş, olmaya devam ediyor.


Belki de yeniden o şanlı şenliklere ve yeni efsanelere kavuşulur kim bilir?

Yazının Devamı - Çok Yakında :)

Amentü Gemisi 1969 Video Görseli

Kaynaklar:


Academia.edu.tr. III.Uluslararası Halk Kültürü Sempozyumu Cilt 2 Ankara 08-10 EKim 2015

https://tr.wikipedia.org/wiki/Argonautika

https://acikbilim.yok.gov.tr/bitstream/handle/20.500.12812/661347/yokAcikBilim_10293256.pdf?sequence=-1&isAllowed=y

https://heartheboatsing.com/2018/03/02/the-ancient-egyptian-rowing-stroke-propelling-the-boats-of-gods-and-men/

https://www.row2k.com/features/27/rowing-by-fives---oar-powered-ships-in-ancient-egypt/

Su Yolu Dİlberleri Terry Sonman 

İstanbul’un Kuğuları Saltanat Kayıkları

Kürekli ve Yelkenli Osmanlı Gemileri, İdris Bostan 

Geleneksel Türk Kayıkçılığı ve Gemiciliği , Jean Nahum ve Erhan Ünsal 

Denizlerin Güzelleri - Osman Kademoğlu

Kadırgadan Kalyona Osmanlıda Yelken , Mikyas-i Sefain, Ahmet Güleryüz DEnilen Kitabevi Eylül 2004

History Of Ships , Bernard I

Ireland Hamylyn 1999

Osmanlı Devletinde Spor , Atıf Kahraman s.682-689 Kültür Bakanlığı Yayınları /1697 1995 Ankara 1. Baskı

Pupa Yelken Sadun Boro

Denizlerin Güzelleri, Osman Kademoğlu 

BOĞAZİÇİ YALILARI, ABDÜLHAK ŞİNASİ ŞİİRLERİ

BOĞAZİÇİNDE TARİH, SAMİHA AYVERDİ

Saltanat Kayıkları, Ali Rıza İşipek

Boğaziçinin Güzelleri, Miss Pardoe İngiliz Yazar

Boğaziçi ve Kayık Kültürü, Mehmet Maza,Yeditepe Yayınevi, İstanbul,Mayıs 2010, 1.Baskı

İstanbul Kayıkçıları, Mehmet Mazak, Yeditepe Yayınevi, İstanbul,Aralık 2019, 1. Baskı

Boğaziçi ve Saltanat Kayıkları, Hayati Tezel ve M.Erem Çalıkoğlu, Cem Yayınevi, İstanbul, 1983

Eski İstanbul’da Deniz Ulaşımı, Mehmet Mazak, IBB Yayınları, İstanbul, 1998

Aşk Olsun o Kayıklara, Aryun Ünsal, Everest İnceleme, İstanbul, Ekim 2023





Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

MASTER KÜREKÇİLERİN USTASI : FATİH ÖRER

ŞAMPİYON YETİŞTİREN AİLE OLMAK

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK İÇİN NESİLLERCE KÜREK - NİHAT USTA'DAN GENÇLERE ...