KİBELE TAKIMI (KADIN KÜREKÇİLER 42)

 Bazı yargılar vardır, bunlar basmakalıp yargılar olarak adlandırılır. Birey veya toplum üzerine genellikle sözlü olarak verilen duygusal yüklü, yalın kat, ortaklaşa yargılardır. Özgün değildir, değişiklik göstermez, gerçek olmayabilir veya geçerliliği kalmamış olabilir. Durup düşünmeden öylesine kabul edilmiştir. En fena yanılgılar bu tip yargılardan kaynaklanabilir. İşte bunlardan biri de kadınlar bir araya gelip iş birliği yapamaz üzerine kurulmuş olan yargı. "...Sekiz tek kadın takımını bir araya getirebilsen bile kadınlarla zordur böyle bir takımı ilerletmek ..."  diyen kadın sporcular duydum. İşte size basma kalıp yargı. 

Tarihsel olarak bu yargının dayandığı bir süreç var. Şöyle ki, tarım toplumuna geçiş ardından zaman içinde artan nüfus, kadınların üretim ve ekonomiden çekilerek geri planda kalması gibi bir netice vermiş. Kadının yeri evidir anlayışı onu geri plana itmiştir. Ergen olur olmaz çocuk yaşta evlenme ve hızla genişleyen aile, tıbbın bugünkü gibi ilerlememiş olması, anne çocuk ölüm oranlarının geçmişte çok daha yüksek olması, kadını toplum hayatı içinde her alanda geri bırakmıştır. Kadınlar, erkeklerle uzun ömürlü sağlıklı nesiller yetiştirmek adına biraz da gönüllü bir işbirliği yaparak evin içinde kalmışlardır, çünkü önceleri daha bilge daha olgun daha iyi eğitebilen oldukları için böyle tercih edilmiştir. Eğitim, sanat, spor, politika, ekonomi her alanda gelişen bilgi çağında evin içinde kalıp, dış dünya ile iletişimi azalınca yapabildiği iş birliği aile içi ile sınırlı kalan kadın toplumun gerisinde kalmıştır. Eskiden ava çıkan, ata binen, politik kararlarda kabilede söz sahibi olan kadın sadece çocukların büyümesi ve ev işleri ile sınırlı kalmış. Sendikalaşma, ticari iş birlikleri, dernekler, politika, siyaset vs gibi sosyal işlerin uzağında kalmıştır. Bu da kadınların ortak ilgi alanlarına dönük örgütlenmeyi öğrenememelerine yol açmıştır. (*)  Sanayi devrimi hatta iki büyük dünya savaşı sonrası iş gücü açığı ortaya çıkana dek yüzlerce yıl kadını saklı tutan bu tutum adeta kültürel bir duraklamaya neden olmuştur. Bu da bir basma kalıp yargının yerleşmesi için epey yeterli bir süre öyle değil mi? Ve belki de kadın yeniden ışık saçmaya başlayana dek de Dünya karanlık çağlarını yaşamıştır. Günümüz dünyasında ise artık kadınların yeniden kendini keşfetme konusunda cesur olarak atağa kalktıklarını ve bir araya geldiğini gözlemekteyiz. Yine de alınacak yollar var. 

Bursa Kürek Kadın Takımı - Adıyaman -2022 

İşte bu bir araya gelemezler basma kalıp yargısını bir kez daha, bu kez Bursa Kürek Kulübünün kadın kürekçileri kırdılar. Bursa Kürek Kulübü çok yeni iki yıllık bir kulüp ve geçen yıldan beri yarışlarda da görüyoruz. Benim de onlarla Adıyaman'da tanışma fırsatım oldu. Adıyaman'da biz hayran hayran suya ve el değmemiş coğrafyaya, el değmemiş insanlara bakarken, onlar kadın takımı olarak Adıyaman'da maraton yarışının yapıldığı Kızılin Köyünde 5 kız çocuğuna destek ve mentor olma kararı aldılar. Bu çok büyük öz verili gerçek bir maraton. Dört saatte bitmeyecek ilmek ilmek örülecek bir yolculuk. Kürek çeken Bursalı master kadınlardan, kürekçi olma hayali kuran Adıyamanlı genç kızlara kurulan bir gönül köprüsü. 

Nihayet geçtiğimiz hafta sonu onlarla görüntülü görüşebilme fırsatı bulabildim. Bir buçuk yıldır birlikte kürek çeken 8 genç kadın karşımda. Kulüpte bir sekiz tek tekne olabilseydi. Master kadın sekiz tek takımı olarak tekneyi dolduruyorlar. Esranur, Selen, Eda, Behiye, Melike, Burcu, Emel, Gülçin. Bir çoğu mesleklerinin yanı sıra  sivil toplum kuruluşlarında da görev alıyor. Sadece teknede değil teknenin dışında da bir takım olmayı başarmışlar. Onlar Bursa'da bir arada paltolarıyla açık havada soğuğa aldırmadan büyük heyecanla anlatıyorlar, ben İstanbul'da dinliyorum.

"...Kafa yapılarımız birbirine benziyor, birbirimizin arkasında duruyoruz, birbirimize güveniyoruz..." diye belirtiyorlar. Bu da sağlıklı iş birliklerinin önemli yapı taşlarından ikisi aslında. 

Egolarını bir kenara bırakabilme olgunluğu ile bir araya gelebildiklerini, birbirlerini düşündüklerini anlatıyorlar. 

"...Yılmamak ve arkanda birinin olduğunu bilmek çok kıymetli..." diye belirtiyorlar. 

"...Yaşlarımız nüfus kağıdında farklı olsa da ruhlarımız aynı yaşta..." derlerken şunu hissediyorum bu birbirinin arkasında durabilmenin ötesinde  birbirlerine karşı maskesiz olarak doğal bir takım olmayı bilmişler. Şeffaf, dürüst ve olabildiğine içten ve yalın bir işbirliği örneği sergilemekteler. 

Bursa Kürek Kadın Takımı , Bursa , 2022


Bu kadın enerjisi o kadar yüksek ve yaratıcılık içeriyor ki tüm kadınlar daha önce toplumsal hayatta olabilselerdi Dünya çok daha güzel bir yer olurdu diye hissediyorum. O kadar üretken bir enerji ki destek oldukları takımın adını neden 'Kibele' koyduklarını daha iyi anlıyorum. 

Çok kısa kim bu yaratıcı takım biraz daha yakından tanımak istiyorum. Yaşları 48 ile 32 arasında değişiyor. Esranur Hanım Gıda Mühendisi ve boks ile de uğraşmakta. Selen Hanım Ürün Pazarlama Müdürü olarak yöneticilik yapmakta, Eda Hanım fitness eğitmeni, Behiye Hanım uzun yıllar profesyonel hayatta çalıştıktan sonra girişimciliğe soyunmuş ve kendi giyim markasını  yönetmekte, Melike Hanım diş hekimi, Emel Hanım kendi tekstil markasının sahibi ve yöneticisi, Burcu Hanım hem binici, hem bisikletçi hem de motor sporlarıyla sadece amatör olarak yarışlara katılmamış bu sporların federasyonlarında da görev almış ve bir yandan kendi İtalyan restoranını yönetiyor, Gülçin Hanım ise profesyonel üst düzey yöneticilikleri yapıp yeni emekliler kervanına katılmış ancak Bursa İş Kadınları ve Uluslararası Inner Wheel Derneğinin yanı sıra, hem çocuklar, hem gençler hem hayvanlar için çalışan 3 dernekte daha çalışıyor. Aynı zamanda kendi şapka tasarımlarını yapıp satıyor. Karşımda süper çevik, dinamik bir sekizli var. Bu yüksek enerjinin bir meyve vermemesi mümkün değilmiş gibi hissediyorum. Bu meyve Adıyaman Maratonun'da filiz verip olgunlaşmaya başlamış.

Bursa Kürek Kulübü Sporcuları ve Adıyaman Kibele Takımı Bir Arada,
Kızılin Adıyaman, 2022

Adıyaman İpek Yolu üzerinde Maraş, Antep, Urfa arasında, en eski kadim toprakların üzerinde Fırat gibi muazzam bir hayat kaynağının geçtiği bambaşka bir coğrafya. Bu hem eski, hem unutulmuş, bir türlü hak ettiği önemi görememiş olağanüstü doğanın olduğu yerde İpek Yolu Kalkınma Ajansının Kürek federasyonu ile birlikte Türkiye'de ilk kez Fırat nehri üzerinde kürek maratonu düzenlendi. Bir çok kürek takımının katılım yaptığı bir organizasyondu. Bursa Kürek Takımı da onlardan biriydi ilk başta, ama onlar diğer katılımcılara göre bir farklılık yaratma cesareti gösterdiler.

Kibele Takımı Kurulurken, İlk Yola Çıkış, Kızılin Fırat Nehri 


Bursa Kadın kürek takımı olarak Adıyaman Komagene Maratonuna gelmek istediklerinde Burcu'nun omuzundaki bir sakatlık yüzünden yarışamayacağını anlamışlar. Yine de takım olarak gelme düşüncelerinden vaz geçmemişler. Burcu'yu geride bırakmamak onların ne kadar bütünleşmiş bir takım olduğunun kanıtı. Burcu Hanım'ın kürek çekememiş olması Kızılin Köyünü daha iyi incelemesine, yarışı izlemeye gelen çevre halk ile sohbet edip kaynaşmasına fırsat olmuş. Köyün el değmemiş hali Burcu Hanımı çok etkilemiş. Ülkemizin Batısı ile Doğusu arasında bir hasret kalmışlık hali gözlemiş. Ülkenin Batısında yaşayan bizlerin Doğuda yaşayan insanlara, Doğusundaki insanlarında bize ihtiyaçları var diye anlatıyor. Sporun birleştirici, iyileştirici bir yönü var. Bunu spor yoluyla yapabiliriz diye belirtiyor. Spor insanların eşit olabildiği bir ortam yaratır. İnsanlar emekleri ile ortaya çıkarlar. Belki bu maraton organizasyonu bu köyde bir çocuğa ilham olacak diye düşünmüş. Belki burada biri bu spor organizasyonu ile bir farkındalık kazanacak, aydınlanacak diye düşünmüş. Bu düşünceler aklında katılımcılarla da sohbet eden Burcu Hanım'ın karşısına Adıyaman Kürek İl Temsilcisi Ferit Bey çıkıyor ve bu köyümüzde kürek çekmek isteyen beş kızımız var diyor. Bursa Kürek Kulübünün Kadın Takımı hep birlikte hemen biz onların destekçisi oluruz diyorlar. Süreç sonra çok hızlı gelişiyor. 

Kibele Takımı Yüzme Antrenmanı Çıkışında

Beş Adıyamanlı kız çocuğu ailelerinin de izin vermesinin ardından, Bursa Kürek Kadın Takımının desteğini arkasına alarak kürek sporcusu olarak yetiştirilmeleri üzerine bir süreç planı çıkarılmış. Öncelikle yüzme öğrenmeleri için bir yüzme kursuna yazdırıldılar. İhtiyaçları olan malzeme ve maddi desteği Bursa Kürek Kadın Takımı karşılamaya çalışıyor ve bazı ihtiyaçlar için sponsor görüşmeleri yapmaya devam ediyorlar. Bu desteği maddi destekle sınırlı tutmuyorlar, kızlara ciddi bir mentörlük rol model ablalık desteği vermekteler. Haftada en az üç akşam Bursa Adıyaman arasında bir görüntülü görüşme trafiği başlamış. Selen Hanım haftada bir gün İngilizce ders veriyor, artık aramızda zaman zaman İngilizce yazışıyoruz diye belirtiyor. Eda Hanım ile hafta bir gün fitnes çalışıyorlar, haftada bir gün de yoga ve esneme çalıştırıyorlar. Haftada bir gün yaşam koçları gibi sohbet ediyorlar. Adıyaman Kürek İl Temsilcimiz Fikret Bey bu süreçte Adıyaman'da Kibele Takımını sürekli takip ediyor. Bursa Kürek Takımı ile bir takım çalışması içinde her an yanlarında olmaya devam ediyor. Bu hafta Gençlerin yüzmeyi öğrendiğine dair hocalardan teyit geldiği için önümüzdeki hafta Adıyaman Gençlik Spor Kulübünde antrenörleri Uğur Sever ile kürek öğrenmeye başlayacaklar. 






Kızların şimdiden özgüvenlerinde bir artış ve hayata bakış açılarında bir değişim gözlediklerini belirtiyorlar.  

Bursa Takımının hep birlikte belirttiği üzere:

"Kadın isterse her şeyi yapar, o gücü ve motivasyonu kendi içinden çıkarmasını bilir.."

"... bugün biz bu kız çocuklarına dokunuyoruz, yarın ilerleyen yaşlarında onlar da başkalarına dokunacaklar..." "... bir başkasının evladına yardımcı olabilmek onu hayata tutundurabilmek çok kıymetli..."

Onlar soğuk ama güneşli Bursa'da bunları bana anlatırken bir enerji; yaratabilme ve çoğaltabilme enerjisi patlıyor adeta ve bizi birbirimize daha da yakınlaştıran bir kaç damla göz yaşı oluyor aramızda... İyiliği yaymanın da bir çarpan etkisi var muhakkak. 

Şimdi Mart ayında Adıyaman'a seyahat etmek ve kızlarla buluşmak üzere hazırlanıyorlar. Kimbilir belki birlikte aynı teknede kürek çekme fırsatları da olacaktır. Servis ve bilgisayar tableti sponsorlukları için görüşüyorlar. Sizlerden de lütfen bu konuda destek olmak isteyen olursa bana yazarsanız sizleri irtibata geçirebilirim.

Kibele, M.Ö. 6500 yıllarına kadar farklı Anadolu medeniyetleri içinde izlerine rastlanan bir figür. Toprağı, bereketi, kadının gücünü, dirayetli kadını sembolize eder. Dağın doruklarında anılan, sevgi ve şefkati barındıran bu figür, üzerinde yaşadığımız topraklarda temsil ettiği değerler açısından çok önemli. Nemrut dağının zirvesinde de Komagene harabelerinde de böyle bir bereket sembolü kadın figürüne rastlıyoruz. Bu bereketi yaymak için aralarında binlerce kilometre olsa bile kadınlar arası bu örnek dayanışma çok ilham verici. Bir kadın kürek takımına daha güzel bir isim konamazdı diye düşünüyorum.

Umuyorum başka kürek kulüplerinin de benzer projeleri olur. 

Umuyorum sevgi katlanarak çoğalır. 

Umuyorum elele birbirimizi iyilikte çoğaltırız. 

Umuyorum farklı illerde de olsak yüreklerimizde bir olup hep birlikte kürekleriz bu hayatı. 

Diliyorum tüm basmakalıp yargılar sabah sisiyle uçup dağılsın biz teknelerimizle arasından süzülürken. 

Diliyorum, Kibele genç takımınının teknesi uyumla, zerafetle, güçle, bereketle süzülsün. 




(*) Kültürel Antropoloji, Haviland, Prins, Walrath, Mcbride, Çev. İnan Deniz Sarıoğlu, Kaknüs Yayınları, Istanbul, 2008,  S.554-555

Yorumlar

  1. Bu azimli,disiplinli,paylaşımcı, enerjik,yenilikçi, lider ruhlu,harika rol modeller olan,savaşçı kadınlarımızı ayakta alkışlıyorum. Müthişsiniz!

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

ÇİFT KARİYER YAPABİLMEK - HÜSEYİN TUROĞLU

YOLLAR KİMİN ALANI? - SIRA DIŞI MASTER SPORCUMUZ : NUR SÖYLEMEZ

PERÇİN (GİRİŞİMCİLİK VE TEKNE ÜRETİMİ 4)