BİRBİRİMİZ İÇİN KÜREK ÇEKMEK (KADIN KÜREKÇİLER - 19)
Aynı hafta içinde kendime kürek konulu dört görüşme ayarlamışım meğer. Şubat ayının ilk haftası kapı kapı dolaştım. İlkini sevgili hakemimiz Burcu Ünver ile gerçekleştirmiştim, ikincisini Eda Başaran ile yapıyoruz. Eda Başaran capcanlı, çok hareketli, bir çok marifeti olan bir kadın kürekçi. Bu sohbeti de seveceğinizi umuyorum.
| Eda Başaran Antrenman Sırasında |
Eda Başaran'ın spor hayatı voleybol ile başlamış. Büyükşehir Belediyesinin Genç A takımının iyi voleybolcularından biri iken, 1998'de Galatasaray'da yönetici olan amcası Osman Güneri onu ikna ediyor. " Bu atletik beceri ile bir yıl içinde kürekte milli takıma girebilirsin..." diyor. Kardeşi Efe ile birlikte kürekle tanışmalarının ardından kürek sporu gönüllerine düşüyor. Kulüp ve takım ortamı Eda Başarın'ın voleyboldan aşina olduğu bir şey. Ama kürek sporundaki zoru başarma hissi ile ilgili verdiği duygu çok daha fazla ve bu duygu onu kürek sporunun tutkunlarından biri yapıyor. Yarış yapma duygusu ve yarıştaki adrenalin çok daha fazla diye ekliyor. Her başarının ardından hep bir yeni basamak vaadediyor kürek sporu ve bu vaadi elle tutulur hissedebilmek, kürek sporunu benzersiz kılıyor diye ekliyor. Önce A takımına girip kamplara gidebilmek, milli olabilmek, ardından yurtdışı yarışlarda başarı elde edebilmek gibi geniş perspektifli olabildiği gibi, her gün yapılan antrenmanında her bir antrenman performansında daha iyi bir hedef için zorlamak gibi günlük mikro basamaklar olabiliyor. Bu döngü sizin içgüdüsel olarak hep daha iyi, hep daha fazla isteme arzunuzu besliyor ve bu enerjiyi kötücül ve saldırgan olmak yerine iyiliğe doğru nakletmenizi sağlıyor. Bu çok kıymetli.
| Eda Başaran Galatasaray Kadın Takımında Kürek Çekerken |
Bizim dönemimizde en önemli hedefimiz Balkan Şampiyonasında madalya alabilmekti, diyerek devam ediyor. Bugün yeni nesil kürek sporcuları bu çıtayı yükselttiler şimdi Dünya ve Avrupa şampiyonluklarını hedefleyebiliyorlar. Bu çok güzel bir başarı diye vurguluyor.
Eda Başaran 2005 yılına kadar Galatasaray'da kürek çekmeye devam ediyor. Sonra üniversite dönemi başlıyor. Önce Mimar Sinan Üniversitesi Sanat Tarihi bölümünde okumaya başlıyor, bir yandan turizm sektöründe yarı zamanlı çalışıyor. Ancak, sanat tarihi okumak onun hareketli mizacı ile çok uyuşmamış, iki yıl sonra yeniden üniversite sınavına giriyor ve bu kez tam bursla Kadir Has Üniversitesi Turizm İşletmeciliği bölümünü kazanıyor. Bir yandan voleybol oynamaya devam ediyor, bir yandan da Kadir Has Üniversitesinin kürek takımının kurulmasına destek oluyor. Bu önemli bir adım çünkü kürek sporu özellikle yurtdışında akademik kökenli ve başarılı kürek kulüpleri hep çok bilinen başarılı üniversitelerin kulüpleridir. Cambridge gibi, Oxford gibi, Harvard veya Yale gibi ... Bu nedenle üniversiteler arası akademik branşta katılımın artması bu ligin gelişmesi, kürek sporu açısından çok önemli. Pandemi yüzünden okulların yüz yüze eğitime ara vermesi bu lig açısından fena olmuştu. Bu yıl yeniden canlanacağı anı dört gözle bekliyoruz. Tüm üniversite öğrencisi kürekçilerin bu konuda atılımlarını okullarına kürek kurmalarını diliyorum. Örneğin yıllardır Salon Ergometre yarışlarında bizi ağırlayan Ömerli barajına çok yakın Özyeğin Üniversitesi'nin bir kürek kulübü olsa veya bu yıl İstanbul Üniveristesi'nde bu yarış düzenlendi. İstanbul Üniversitesi gibi eski bir kuruma ne çok yakışırdı. Bir de Çukurova Üniversitesi'nin kapanan kürek kulübü açılsa ne güzel olurdu.
Eda Başaran mezun olduktan sonra Turizm sektöründe çalışmaya başlamış ama kürek sporundan kopmamış. Şu anda Haliç'te bulunan iddialı deniz küreği kulüplerinden biri olan Altınboynuz'da sporcu olarak devam ediyor. Genç takımın da ablalığını sürdürüyor. Bir yandan da kendisinin Eda'nın Mutlu Mutfağı adı altında bir profiterol markası var. Bazı kafelerin değişmez adresi olmuş şimdiden. Dediğim gibi kürekçi isen birden fazla marifeti bir arada barındırırsın. Özel günleriniz için sipariş vermek isterseniz diye linki yazı sonunda bulabilirsiniz.
Kadın kürekçi sayısını nasıl artıracağız? konusuna hızla geçiyoruz çünkü Eda Başaran'ın hayali Haliçte 70-80 tekne ile kadın kürekçilerle bir kürek festivali var. " Şu anda hobi ve deniz küreğinde kadın kürekçi sayısı erkek kürekçi sayısını geçmiş durumda" diye kendi gözlemini aktarıyor. Bu çok ilham verici bir gelişme değil mi?
Eda anlatmaya ben not etmeye devam ediyorum. "Bizim dönemimizde kadın sporcuları çifte küreğe daha fazla yönlendiriyorlardı, oysa ki tek kürekte uluslararası düzeyde başarılı olma şansı kadınlarda daha yüksek. Geçtiğimiz yıl genç kadın kürekçilerimiz bunu çok güzel ispat ettiler ve pek çok başarı elde ettiler." diyor. Bundan sonra merdivende bir basamak daha çıkarak 4 tek ve 8 tek kadın takımlarının çıkacağı konusunda ümitli .
| Eda Başaran Altınboynuz Takımının Deniz Küreği Şampiyonluk Kupası İle |
Bu yıl federasyon takviminde yer alan 8 Mart Kadın Kürekçiler günü organizasyonunun muhakkak halkın kolayca ulaşıp görebileceği bir yerde olmasının faydalı olacağını düşünüyor. Kadınların kürekçi olarak görünür olması, haberlerde bunun görünmesi, küreğin sadece bir erkek sporu olduğu algısını kırmaya çok yardımcı olacak diyor. Bir çok sloganda düşünmüş.
"Kadının Gücü ile" (Powered by Woman)
"Hepimiz için Kürek Çekelim" (Row for All)
| Eda Başaran Deniz Küreği Tek Çifte Kadınlar Yarışına Hazırlanırken |
Kürek federasyonu yönetim kurulunda daha fazla kadın üye olmalıydı diye serzenişte bulunuyor. Bir sonraki seçimlerde daha aktif görevler alabilmek için kendini hazırlıyor. Yönetimlerin içinde tek cinsin bakış açısı yönetimlerin perspektifini daraltıyor diye düşünüyor. Kadın ve erkek birlikte yönettiği zaman yönetimler daha yaratıcı, daha öngörülü ve daha azimle hedefe koşuyorlar diye belirtiyor.
Sadece kadın küreğinin değil tüm kürek sporunun en çok ihtiyacı olan şey sponsorluklar diyor. Bunun içinde Kürek sporunda kurumsal lig olmalı diye ekliyor. Kurumlar arası kürek takımları hem firmalardaki takım ruhunu geliştirip kişisel ve kurumsal farkındalıklara katkı yapacak hem de düzenlenecek yarışlarla tüm kürek sporuna renk ve maddi kaynak temin edecekler diye belirtiyor.
Kadınlar, insan türünün bir cinsi olarak orta çağda gerçekleşen bir seri olay sonrası bir çeşit devrim ile yaşama katılımcı olmaktan alıkoyulmuş. Ev ve çocuk bakımı ile kısıtlanmışlar. Ancak 20. yüzyılda yeniden ben de varım demeye başladılar ve tekrar katılımcı olma ve hakkettikleri eşit muamele için mücadele etmeye de devam etmekteler. Eşit eğitim olanağı, eşit işe eşit ücret gibi , oy hakkı gibi pek çok temel alanda savaş verildiğini söylersek eksik olmaz. Arada sert çıkılıp feminist veya daha beter etiketlemelerle karşılaşanlar olmuş. Ama bugün geldiğimiz noktada daha makul bir iletişim düzeyine erişebildik. Birleşmiş Milletlerin heforshe kampanyasında olduğu gibi bir düzleme ulaşılmış durumda. Eşitsizliğin sadece kadının değil, erkeğin de sorunu olduğunun algılanması, kadının her alanda katılımcı omasının sağlanması gerekiyor. Medeniyet ve refah düzeyindeki iyileşmenin birlikte gelişmek olduğunun algılanması önemli.
Kadınlar 8 tek yarışları olmadan Dünya Kürek Şampiyonalarında elde edilecek başarıların sürdürülebilir hale gelmesi mümkün değil.
"Birbirimiz için Kürek Çekelim."
Eda Başaran'ın bu sloganını tekrar ederek ayrılıyorum onun yanından ve bir sonraki görüşmem için koşturuyorum.
Bugüne kadar 24 Kadın kürekçi ile görüşmemi tamamlamış ve üç kulvarı doldurmuş oluyorum böylece. 6 kulvar doldurma hedefim için yolun yarısını kat ettim. Şimdi bu hayalin peşinde küreklere asılmaya devam ediyorum.
Bu arada Lezzetli Profiterol için :)
https://www.instagram.com/edaninmutlumutfagi/
Yorumlar
Yorum Gönder