İÇİ DOLU SIFIR

Alara Dizdaroğlu - Boşluk -2020

 Vandana Shiva'nın kitabını okuyup indirgemeciliğin doğaya, kadın haklarına ve yaşamın, aklın sürdürülebilirliğine zarar verdiği görüşünü okuduğumdan beri aklımı kurcalayan soru okulda bize öğretilen matematiğin doğru olup olmadığı. İş yaşamında işim gereği önüme çok fazla makro istatistik veri gelirdi. Ama istatistiği yorumlarken, veri toplarken yapılmış olabilecek tüm hataların olmadığını varsayarak, o günkü psikolojinizin, istatistiği kime sunduğunuzun, nasıl görmek veya nasıl göstermek istediğinizin durumuna göre kendinizi yanıltmanızın mümkün olduğunu tecrübe etmiştim. Matematiğin temeli mantık ve felsefeye dayandığı için yanılmaması gerekir ama insan psikolojisi onu görmek istediği şekle sokmaya yatkın olduğu için yanılgılara sürüklenmek mümkün. Sonucu doğru alırsınız ama elinizdeki doğruyu iyi anlayabilir misiniz?

Güncel yaşamlarımızda ağırlıklı olarak yerleşen kültür bir kazanan ve bir kaybeden olduğu üzerine şekil almış durumda. Ya varsın ya yoksun, ya 1 ya 0, ya evet ya hayır . Bilgisayar programlarının, teknolojinin, yapay zekanın, hatta eğitimin, politikanın ve sosyal hayatların temel mantığı bunun üzerine oturmuş durumda. Sosyal Medyada beğenildin 1 beğenilmedin 0. Üniversite sınavını kazananlar 1 kazanamayanlar 0. Çalışanlar 1 işsizler 0. Zenginsen 1 fakirsen 0, çok konuşan 1 sessiz kalan 0. Olimpiyatta altın madalya 1 ama dünya sıralamasında ilk yirmide bile olsan 0. Aradaki yol veya yola nerden çıktığınız, ne kadar yol katettiğiniz ile ilgilenmeyen bu mantık yüzünden yorulan insanlar yanıtı doğu felsefelerine başvurmakta bulurlar. Çünkü doğu felsefeleri kat edilen yol ile de ilgilidirler. Yoga, Tai Chi vs felsefeler popülerleşse bile şu an hakim görüş hala 1- 0 mantığı.

Matematiğin genel mantığında elmalar ve armutlar birlikte toplanmaz denir. Elmalar kendi içinde bir bir toplanır. Ama benim kafamdaki şu, tüm elma olarak kümelendirdiğimiz elmalar birbirinin aynı mıdır? Birbirinden bir sürü farklı ağırlıklı, farklı tadı olan, farklı kokuda elmalar toplanınca yapılan işlem doğru olmuş mudur? Elbette elma sayısını bulmak açısından doğru olmuştur ama elinizdeki sonuç sadece elma sayısını gösteren sınırlı bir doğrudur. Yanlış bir yorumlama ve genelleme yapmamak gerekir. Aslında tüm bir olarak adlandırdığımız şeyler birbirinden farklıdır. Yaşam ve çevremiz çok sayıda 1 ile doludur. Ama tüm 1 leri aynı olarak varsaymak sonucu değerlendirirken sizi şaşırtabilir. 

Tüm insanlar, tüm yaşam yolculukları birbirinden farklıdır. O nedenle herkesi aynı kefede yargılayıp, bunlar kazanan diye ayrı bir yerde yollarını açıp, bunlar kaybeden diye bazı insanların önüne ek engeller koymak doğru mudur? Adaletin terazisini tutan kadının gözünün bağlı olması bunu mu anlatır?

Kartal Eddie lakaplı İngiliz kayakla yüksek atlama sporcusunun çocukken spor yapmasının yasak olması, İngiltere'de tepe olmadığı için bu spor branşı yapılamamasına rağmen Eddie'nin gece gündüz tüm engelleri aştığını düşündüğünüzde olimpiyatlarda sonuncu gelmesi '0' mıdır? O branşta ilk kez temsil edilebilmek bir ulus için 1 midir? Eddie'nin kat ettiği yol nasıl değerlendirilmelidir? Filmi seyretmediyseniz muhakkak görmelisiniz. İlham ve umut dolu gerçek bir yaşamın hikayesi. Eddie Kartal lakabı ile tüm dünyada tanınan hiç madalyası olmayan bir sporcudur. 1 olarak mı 0 olarak mı değerlendirirsiniz.

Dünyaya geldiğimiz anın öncesi; nefes almadığımız o an 0 noktası, yola çıktığımız yerdir ve bir yaşam döngüsünü tamamlayıp, bu dünyaya veda ettiğimiz noktaya en sonunda aynı 0 noktasına ulaşırız. Daire matematiğin en büyüleyici kısmıdır. Bana göre Pi sayısı mucizenin rakam halidir. '0' dan '0' a yapılan yolculukta dairenizin içini nasıl bir anlamla doldurduğunuz çok kıymetli bence. '0'' ın içini doldurabiliyor muyuz?. Onu bir anlamla doldurabilmişseniz çok dolu bir sıfırsınız

Matematikte bilinmeyen veriyi (x) bulmak için eşitliği '0' a getirip, fonksiyonu çözersiniz. Bu nedenle '0' en kıymetli şeydir. Problemleri çözdüren sihirli noktadır. Sayı doğrularında çok rakam vardır ama bir tane '0' vardır. '0' bu nedenle çok önemlidir. '0' olmasaydı, diğer rakamlar anlamsız olurdu. 

Sıfır, hiçlik veya boşluk olarak tanımlanabiliyor. Ama boşluklar olmasa evrende gezegenlerde yaşam oluşmayacaktı. Bilgi birikimleri yapamayacaktık, yaşamlarımızı estetik, felsefe, sanat bilim ve iyilikle dolduramayacaktık. Boş bir bardağınız yoksa içini su doldurup içmeniz mümkün olmayacaktı. 

Sıfır kestirip atılacak bir sayı, bir nokta değildir. Sıfır kendinizi besleyebileceğiniz, bilgi ve sanatla doldurabileceğiniz  bir ferahlıktır. Her zaman bardağın üzerinde bir miktar boşluk kalmasında kendinizi geliştirebilmeniz için gerek vardır. 

Kendi '0' larımızı nelerle doldururuz? Endişelerimiz, boş kalma korkularımızın bizi sürüklemesi sonucu, anlamsız aktivitelerle, gereksiz arkadaşlıklarla, gereksiz günlük rutinlerle, belki alışveriş ile, belki nesne ve parayla, yemekle, eğlence ile veya güç ve ihtişamla doldurmaya çalışıyoruz. Fark etmekte fayda var. Zaman zaman karşıma öyle insanlar çıkıyor. Zarfı güzel ama içi sıfır insanlar. Maskeleri, kabukları havalı ama alt katmanları çer çöp olmuş, sıfır noktasında bile değiller. 

Boşluk, varlık ve yokluk felsefenin en çok ilgilendiği alanlardan biri olmuş. Önemli sanatçılarımızdan Balkan Naci İslimyeli'nin atölyesinde kullandığı bir kaç aforizmayı burada sizlerle paylaşmak istiyorum.


"Kendinizi içinizdeki boşluktan yaratırsınız"

"Sanatta en mükemmel biçim boşluktur"

"Hiçlik gerçeğin mistik yüzüdür"

"Gerçek yaratı gerçek boşlukta başlar"

"Boşluk tüm kurallardan özgürdür"

"Boşluk üretilebilen en değerli şeydir"

"Her yapıt yarattığı boşluk kadar değerlidir"

Sadece boşluk ve doluluk konulu sanat sergileri bulunuyor. Giacometti ve Malevich'in iki eserinin görsellerini de sizinle paylaşmak istiyorum.

Giacometti - Boşluğu Tutan Eller - 1934

Malevich - Siyah Kare, 1915


Anlamlı bir yaşam için yaşam döngünüzdeki sıfırın içi sizin ellerinizde. Kürek çekerken teknenin üzerinde sadece salıncak gibi sallanmayı düşünmeyip, bu spora ne katabilirim, bu kayıkhaneye ne katabilirim diye düşünüyorum mesela. Boşa kürek çekmemeye çalışıyorum. Yaşamımı anlamlı olarak doldurup dolduramadığımı ise tekrar sıfır noktasına döndüğümde görebileceğim. 

İyi bir kış sezonu dilerken dolu dolu ve anlamlı bir sıfırınız olmasını, birlere çok takılmamanızı dilerim. Çünkü birler subjektif iken, sıfır objektiflik, adalet ve özgürlüğün olduğu, yaratıcılığın başladığı yerdir.  Konuyu merak edenler için Mimar Sinan Üniversitesinde hazırlanan bir çalışmanın linkini de sizlerle paylaşıyorum. 


https://www.e-skop.com/images/UserFiles/Documents/Editor/boşluk.pdf

Kartal Eddie filmi fragmanı: 

https://youtu.be/_SjPiXLojpM




Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

MASTER KÜREKÇİLERİN USTASI : FATİH ÖRER

ŞAMPİYON YETİŞTİREN AİLE OLMAK

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK İÇİN NESİLLERCE KÜREK - NİHAT USTA'DAN GENÇLERE ...