NEFES TÜKENENE KADAR DEĞİL, O YERİ BULANA KADAR (KADIN KÜREKÇİLER 13)

 

Hülya Yeltepe - Elif Lermi İki Çifte Kadın Milli Takımı - Madalya Töreni-Macaristan

Okuldan eve dönerken her gün Pendik'teki Beşiktaş Kürek Kulubünün önünden geçiyor. Kürekçilerin antrenmanlarını hayranlıkla izlerken, kız kardeşinin cesaretlendirmesi ile bir gün kulüpten içeri girip konuşma fırsatı yaratıyor. "Hakkı Baba" (Tepe) hafta sonu "...gel başla!" diyor hemen. Galatasaray'ın "Emin Amca" sı Şişe Cam'ın "Sarı Kemal"i ve Beşiktaş'ın da "Hakkı Baba'sı" bir dönemin kürekçilerinin anlata anlata bitiremediği eski efsaneleşmiş kürekçiler. Bu üç isimle tanıştığını gururla söylemeyen kürekçiye ben rastlamadım henüz. Hülya Yeltepe Ercan da Hakkı Baba'yı telaffuz ederken gözlerinde hem geçmişe, hem gençliğe duyulan özlemi görüyorum. O günkü heyecan hala canlı. "Annem izin verecek mi? ya vermez ise.." kaygısı var ama beklediği gibi tepki almıyor. Belki de annem nasıl olsa hevesi geçer diye üstünde durmamış olabilir ya da bendeki spor sevgisini anlayınca beni kırmamış olabilir diye düşünmüş. Bendeki his ise, kızının güçlü ve dimdik durmasını, arzusunun peşinden koşmasını bilmesini tasdik ve takdir etmiş sağ duyulu bir anne örneği işte diyorum. Yenilmez, pes etmez, bağımsız genç bir kadın yetiştirmek istemiş. Ve işte karşımda Hülya Yeltepe tam da öyle bir rol model insan olarak durmakta. 

Hülya Yeltepe adını pek çok eski kürekçiden duymuştum, ama master yarışlarına gelmediği için hiç karşılaşma fırsatı bulamamıştım. Eski X kuşağı bir insan olarak, yüz yüze tanışmak için akşam üstü çay içebileceğimiz bir yerde buluştuk. Yeniden kürek çekmek üzere onu ikna etmek istiyorum içimden. Bir sonraki buluşmada birlikte kürek çekeriz belki diyorum, o da tabii neden olmasın diyor. 

Dünya Şampiyonası Kürek Milli Takımımız
Elif Lermi - Batuhan Barutçu- Ali Rıza Bilal- Hülya Yeltepe

Hülya Hanım kürek sporuna başladığı yıl içinde, yetenek ile sevgi birleşince, hemen gençlerde ergometre yarışlarında dereceye giriyor. Erkek takımıyla aynı tempoda antrenmanlarımızı yapardık diye anlatıyor. Ertesi sene hemen milli takıma seçiliyor hafif kilo tek çifte ve Elif Lermi ile beraber hafif kilo 2 çifte kadınlarda mücadele ediyor. Hülya Yeltepe'de Beşiktaş'tan Fenerbahçe'ye profesyonel anlamda transfer olan ilk kadın kürekçiler arasında. Bir yanda üniversite, bir yanda milli takım çalışmaları ve kulüp sporcusu olmak kolay değil, ama kürekçiyseniz zoru seversiniz zaten. 

Beşiktaş Kadın Kürek Takımı - Dönemin ünlü futbolcusu Feyyaz Uçar ile -1993


Marmara Üniversitesi Spor Akademisinde çift anadaldan okul ikincisi olarak mezun oluyor Hülya Hanım. O dönem düzenlenen üniversiteler arası spor oyunlarında ülkemizi akademide oluşturulan 8 tek kadın takımı olarak temsil edebilmişler. Ama devamlılığı olmayan bir seferlik bir ekip olarak kalmış ne yazık ki. Hülya Hanım okul bitince İngilizcesini ilerletmek için İngiltere'ye gidiyor. Bir süre Londra'da kalıyor. Cambridge üniversitesinin düzenlediği bir sınavda görevli öğretim personeli kürekçi olduğunu öğrenince Cambridge Üniversitesinde kürek çekmesini teklif ediyorlar ama annesi rahatsızlandığı için Türkiye'ye dönmek zorunda kalıyor ve bu imkanı değerlendirme fırsatı bulamıyor. Bunu duyunca benim içim cız etti. Hülya Hanım'ın da içinde kalmış bu olay. Kürek sporu gerçekten önemli fırsatlar yaratabiliyor ama bir de Gladwell'in bile "Outliers" kitabında belirttiği gibi gerçek fırsat doğru zaman ve doğru yerde kapınıza gelendir. 

Daha sonra yüksek lisansınını " Egzersiz Bağımlılığının Tanımlanması " üzerine ve doktorasını da "Alkol ve madde bağımlılığı tedavisi gören yetişkinlerde düzenli egzersizin depresyon ve yaşam kalitesine etkisi" üzerine tamamlamış. Hala profesyonel iş hayatını bu konu üzerinde çalışarak devam ettirmekte. 

Milli Takım Kampı - Fethiye
Sporcular: Yalçın Özcan - Elif Lermi - Hülya Yeltepe - Sema Lermi - Özlem Tüzüner

Hülya Hanım'a baktığınızda onda yılmazlığın, azmin, alçak gönüllülüğün ve disiplinin bir kombinasyonunu hemen görüyorsunuz.  "Hakketmeye İnanıyorum ben..." diye kendini tanımlıyor. Çok çalışıp, istenen dereceleri almamıza rağmen o dönem erkek takımının aldığı kadar iyi tekneleri almamız mümkün olmamıştı diye anlatıyor. Hakketmemiş olsaydık, üzülmezdim , ama hala içimizde sızısı var diye anlatıyor. Rekabeti erkek takımı ile kadın takımı arasında yapmışlar. Bu maalesef Dünya'nın her yerinde kadın sporcuların yaşadığı bir yaklaşım olmuş. "He for She " hareketi tam da bu tavrı önlemek üzere başlayan bir hareket. Bu nedenle bu pozitif rüzgarı da arkamıza alarak şimdi bu sekiz tek kadın takımlarını kurmanın tam zamanı aslında. Çünkü, en sonunda yeterince kadın sporcunuz yoksa erkek sporcularınız da yarışamayacaklar maalesef. Dünya bu rotada.


Hülya Hanım bana da sırt duruşum, ve antrenmanlarımla ilgili pek çok tavsiyede bulunuyor. Şipşak bir şeyler, ne öğrensem kardır diye dikkatimi veriyorum hemen. 33 yaşına dek doktorası ve öğretim üyeliği devam ederken bir yandan da kürek antrenörlüğü yapmış bu dinamik insan. Sırtta yaşadığı bir sakatlık ve doktorun yanlış önerisi üzerine hızlı iyileşmemesi küreğe ara vermesine yol açmış, ama içimde onu küreğe geri döndürmek ile ilgili ümidim sürüyor. Bana yanında getirdiği kendi yazdığı kitaplardan hediye ediyor. Bu hafta elimdeki kitapları bir kenara atıp hemen bu iki kitaba gömüldüm ben de. 

Egzersiz Psikolojisi ve Zihinsel Sağlık

Spor ve Egzersiz Psikolojisi


Hülya Hanım'ın özellikle bağımlılık üzerine başka kitapları da var. Kitap Yurdu uygulamasında satılıyor. İlgilenirseniz kolayca ulaşmanız mümkün. Kitapların içindeki bilgiler sadece sporcuları değil bence maalesef amansız bir yarışma dünyası içinde yaşayan genç ve çocuk öğrencilerin kaygıları ile başa çıkmalarını sağlayacak pek çok bilgiyle dolu. Açıkçası, diğer eğitmenlere de tavsiye ederim. Ama özellikle bir konu var ki çok ilginç benim için, egzersiz bağımlılığının da negatif ve pozitif olarak iki çeşidi olduğunu öğreniyorum. Her şeyi kararında yapmak gerektiği gibi sporu da kararında yapmak gerek. Ciddi sakatlıklar ve sosyal bozukluklara yol açmayacak şekilde yapmak gerekiyor. 

Kadın kürekçi sayısını artırmak üzerine konuşmaya başlayınca Hülya Hanım'ın hemen akademisyen yanı ağır basıyor. Voleybolda yakalanan sürdürülebilir başarıyı örnek gösteriyor. Öncelikle, ülkemizin her yöresindeki kız çocuklarının boyları, gelişimleri, ciğer kapasiteleri ile ilgili akademik çalışmalar olduğunu öğreniyorum ondan, sonra voleybolun uzun zamandan beri süren sponsorlukları önemli bir avantaj bu alt yapının kolayca yaygınlaşmasını sağlamış görünüyor. Ve her gelen yönetim üzerine bir şeyler ilave ederek devam etmiş, en az yirmi yıl süregelen duraksız bir çalışmadan bahsediyoruz, kurumsal sürdürülebilirlik kıymetli. Bu da nesiller bir arada aynı rotada uyumla devam etmek demek ve başarının sırlarından biri de bu. Kürek sporunda da aynı başarıların 3+4 yıl içinde yakalanmasını diliyorum. Çünkü Hülya Hanım gibi başka akademisyen kürekçilerimiz de var, ve yapmış oldukları çalışmalar var, bu demek ki elimizde bir rota var. İş yola çıkmaya kalmış. 

Hakan Günday'ın Kinyas ve Kayra romanında yaptığı benzetmelerden biri hatırıma geliyor şimdi. "...insan dünyaya yolculuk yapmaya gelir. İnsanı insan yapan doğduğun yerin çok uzaklarında ölmektir. ...konuşarak bir yere varılmaz... o yeri bulana kadar gitmeli, benzin bitene, nefes tükenene kadar değil, o yeri bulana kadar ... İnsan insan olmaya gelir dünyaya..."

Harekete geçmeden sekiz tek kadın takımlarının kurulması mümkün değil. Maskuder (Master Kürekçiler Derneği) Elif Lermi ile beraber bir çalışma başlattı. Yola çıktıysak varana dek durmak yok. Hülya Hanım'ın desteği kadın kürekçilerin yanında. Birlikte özgür ve dimdik kadınlar olarak uyumla kürek çekmeye devam. Rota belli olduğuna göre varışımız kesin. Kadın ve erkek insanlar olarak medeniyetleri birlikte kurduğumuza göre küreği de birlikte hakkını vererek, hakettiğimiz gibi çekeceğiz.



 


Yorumlar

  1. Kadın hakları ve kadına karşı haksızlık durumları yazılarınızda hep öne çıkıyor.
    Kadın'ı bu denli itilmiş ve dışlanmış görmenizi izliyorum.
    Canım sıkılıyor bu hale.
    Bu durum gerçekten böyle mi?

    Kürek çalışmalarınızda başarılar ve sağlık dolu günler dilerim.

    YanıtlaSil
  2. Durum bundan daha kötü ama her geçen gün daha da iyi olacak inanıyorum

    YanıtlaSil
  3. Durum bundan daha kötü ama her geçen gün daha da iyi olacak inanıyorum

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

ÇİFT KARİYER YAPABİLMEK - HÜSEYİN TUROĞLU

YOLLAR KİMİN ALANI? - SIRA DIŞI MASTER SPORCUMUZ : NUR SÖYLEMEZ

PERÇİN (GİRİŞİMCİLİK VE TEKNE ÜRETİMİ 4)