Kayıtlar

YAZ ÇOKTAN BİTTİ...ALICE MILLIAT

Resim
  YAZ ÇOKTAN BİTTİ …   ALICE MILLIAT …    Çok kurak geçen bir mevsim değişiminde yeni antrenman sezonu açılırken ya da bir önceki sezon kapanırken, her bitişin veya bir sonraki başlangıcın olduğu yerde, her kürek sonundan sonra kürek başına dönmek gibi … bitmeyen bir 2024 yılı geçirmiş gibi hissediyorum. Hala aynı yılda mıyız? Tüm bu yaşadıklarımın hepsi bu yıl mı olmuştu gibi garip bir zaman kayması içindeyim. Yıllarca bütçe ve planlama ağırlıklı çalıştım. Bir sonraki yılın planlaması hep sonbaharda başlar. Şimdi 2025 için hayal ettiklerimi sıralayıp duruyorum kafamda. Peki bu benim adıma kaotik geçen 2024 içinde yazmak isteyip neleri yazamamıştım onlara göz gezdirdim biraz… Yılı tamamlamadan eksikleri giderebilirim belki. Bu yazılardan biri ve bana göre en çarpıcısı ilk kadın olimpiyatını düzenleyen Alice Milliat hakkında olacak olandı.  Şimdi kaldığım yerden devam …   Bu yıl olimpiyatların esas teması eşitlik olduğu için daha önce çok iyi bilinen kadınlarla beraber adı sanı pek duyu

OLİMPİK ANTRENÖR - SONAT DOĞAN

Resim
Olimpiyat yılında, olimpiyatlara giden kürek sporcularımızla sırası ile söyleşiler yaptık. Daha önce olimpiyatlarda bizi temsil eden hakemimiz ve eski federasyon başkanımız Nihat Usta ile de söyleşi yapmıştık. Bu hafta da tecrübeli milli takım ve olimpik antrenörümüz Sonat Doğan ile görüştük.    Sonat Bey, kürek sporunda güler yüzü ve pozitif duruşu ile dikkat çeken spor insanlarımızdan biri. Tokyo 2021 olimpiyatlarında sporcumuz Onat Kazaklı ile beraber antrenör olarak değerli bir olimpiyat deneyimi yaşadı. Bu tecrübeler, sporun ülkemizdeki gelişimi için çıkılması gereken basamaklar. Sürdürülebilir başarılar için organizasyon ve yarış tecrübesini hem sporcu hem yönetici hem de diğer tüm ilgililerin hatta seyircinin ve o ortamda yaşayan yerli halkın yaşaması gerekiyor. Her şey kitaplardan okuyarak öğrenilmiyor ne de olsa. Okuduklarınızın nasıl uygulandığı veya kendinize uygun yöntem ve becerileri geliştirebilmek için tecrübe de edilmesi gerekiyor. Bu nedenle Sonat Bey’in edindiği tecrü

TARİHTE İSTANBUL KÜREK YARIŞLARI - KAYIK VE KÜREK KÜLTÜRÜ 5

Resim
Kayık ve kürek kültürü ile ilgili serinin son yazısına vardık. Bir önceki yazıda kayıkların ardından sandalların ve diğer tür motorsuz teknelerin sanayi devrimi ile ortadan kalktığını, gelişen pop kültür içerisinde de  yaşanan değişimden nasıl etkilendiğini bugün sadece artık yarışları yapılan özel bir spor branşı olarak gündemde kalabildiğini ve hala insana ilham kaynağı olmaya devam edebildiğini görmüştük. Bu son yazı ile İstanbul'da geleneksel olan kayık yarışlarının geçmişinden bulabildiklerimi paylaşacağım. Bunu paylaşırken neden yarışmayı sevdiğimizi de düşünmek istedim.  Olimpiyat yılında oluşumuz nedeni ile bu yıl tüm branşlarda en iyi sporcuların kıyasıya yarıştıklarını ve rekabetlerini izleyebileceğiz. O nedenle tam da rekabet üzerine düşünmek için güzel bir hafta. Rekabet, dönüşüm hızı artan dünyada her geçen gün her alanda daha da arttı. Okullarda, iş dünyasında, sanatta, sporda, sosyal medyada, aşkta, evlerimizin içinde bile sürekli bir rekabet halindeyiz. Bu biraz hay

EGZERSİZ- DİNLENME VE UYKU -DOÇ.DR.PELİN YARGIÇ İLE SÖYLEŞİ

Resim
 Çağımızın tuhaf rahatsızlıklarından biride, her şeye, her yerde, her an yetişme telaşı sanırım. Bunun bir de ismi var: FOMO. Bulunduğunuz çevreye ve yaş grubuna göre değişse de pek çok insanda rastlanabiliyor. Şehirlerde insanlar hem iş yerlerinde tüm günlerini geçirip, hem en havalı mekanlarda boy göstermeye çalışıyor, hem spor yapıp, hem dünyanın en ilginç yerlerinde seyahat etme gayreti içindeler. Kadınlar hem kariyer yapıp hem kusursuz ev hanımı hem sosyal sorumluluk projesi gönüllüsü olabiliyorlar. Genç yaştakiler hem son rock konserini takip edip hem de sabah erken bir halk koşusunda boy gösterebiliyorlar. Bir çok tecrübeyi bir arada yaşama telaşı ve bir gelişmeyi kaçırdım telaşı . Bu bir güne sığmayacak şeyleri yerine getirme iddiası içinde koşuşturmanın farklı çıkış noktaları olabilir. Biri için fazla yüklenilmiş sorumluluklar, bir başkası için havalı olmayı kaçırmamak olabilir. Ya da belki sadece "hayat kısa, her şeyin tadına bakayım biraz" olabilir. Fakat bu koşuşt